Nasrettin Hoca Fıkraları

ANA SAYFA > Nasrettin Hoca Fıkraları (385 Fıkra)

Nasrettin Hoca Fıkraları

Nasreddin Hoca bir gün evine dönerken taşa takılmış ve su birikintisine yüzüstü düşmüş. Hocayı bu halde gören bir adam:
— Oldu mu Hoca, bir karış suda yüzülür mü? Madem yüzecektin derede yüzseydin, demiş.

Bunun üzerine Hoca:
— Derede herkes yüzer. Önemli olan, böyle sığ suda yüzmektir, diyerek cevabı yapıştırmış.

Nasrettin Hoca Fıkraları, Serdar Yıldırım paylaştı

Hoca, bir gün kırlardan topladığı çalı çırpıyı eşeğine yükleyip evine götürürken:
"Acaba, yaş çırpı da kurusu gibi yanar mı?" diye düşünür ve şeytana uyarak çakmağını çakar ve alevi çalı çırpıya dokundurur. Aralarında kuruları da bulunan çalı çırpı hemen alev alır. Eşekte bir korku, bir telaş, huzursuzluktur başlar. Anıra anıra, çifte ata ata dörtnala koşmaya başlar. Hoca da arkasından olanca gücüyle bağırır:
- Aklın varsa göle koş!

Nasrettin Hoca Fıkraları, fikraoku.com.tr paylaştı

Hoca bir gün pazara gitmiş. Aldığı şeyleri heybesine doldurmuş, omuzuna vurmuş, eşeğine binmiş, evin yolunu tutmuş gidiyormuş. Yolda birisi:
- Efendi! Efendi! Niye heybeyi eşeğin semerine koyup da rahat rahat gitmiyorsun? deyince Hoca şu cevabı vermiş:
- Hem hayvan bizi taşısın, hem de fazla olarak sırtına bir de heybeyi mi yükleyelim!...

Nasrettin Hoca Fıkraları, fikraoku.com.tr paylaştı

Nasreddin Hoca, "İnsanlar nefislerinin istediklerini düşünmeden yapmamalıdırlar. Nefsinizin beğendiği her şey ahirette önünüze geldiğinde, ondan kaçmak, kurtulmak isteseniz de kurtulamazsınız," diye bir vaaz etmiş.

Ertesi gün birkaç köylü arkadaşı ile beraber, kasabaya pazara gitmek üzere yola koyulmuşlar. Tabii o zamanın vasıtası, herkesin eşeği.

Yolda giderken konu yine nefsin istekleri ne gelmiş. Bir kısım köylüler:

- "Ben nefsime zulmetmem. Nefsime hoş gelen şeyleri yaparım. Benim zevkimdir, hakkımdır" gibi savunmaları biraz da Nasreddin Hocayı kızdırmak için yapıyorlarmış.

Hoca, eşeklerinin yoldan daha evvel geçmiş hayvanların pisliklerini koklamak için durduklarını değerlendirmiş. Kokladığı pislikleri, hayvanının yem torbasına doldurmaya başlamış.

Birkaç saat sonra bir çeşme başında mola vermişler. Azıklarını çıkarıp yerlerken, eşeklerinin başına da yem torbalarını takmışlar. Nasreddin Hoca'nın eşeği yem torbası boynuna takılınca kısa bir süre güzelce koklayıp, sonra huysuzlanmağa ve kafasını hızla sallayıp torbadan kurtulmağa uğraşınca:

- "Ne huysuzlanıp, torbadan kurtulmağa çalışıyorsun?" demiş Hoca, "Sen beğendin, ben doldurdum."

Görenler: "Hocam bu çok yanlış. O hayvan bunu ne anlayacak." dediklerinde, Nasreddin Hoca taşı gediğine koymuş:

- "İnsanlar bir de kendilerine baksınlar!.. Bu dünyadan ahirete hazırladıkları çıkınlarındakiler kendilerine orada ikram edilince ne yapacaklar?"

Nasrettin Hoca Fıkraları, fikraoku.com.tr paylaştı

Hoca kıyı boyunca uzun bir yolculuk yapmaktadır. Fakat gel gör ki bu sıcak havada suyu da bitince susuzluktan dudakları bile kurumuştur. Ne kadar kendini sıksa da susuzluğa dayanamaz ve biraz olsun belki susuzluğumu dindirir diye deniz suyundan içmeye karar verir. Ama nerede! Susuzluğunu dindirmesi bir yana Hoca tuzlu suyu içince içi bir kat daha yanar. Yola bir miktar devam edince bir tatlı su birikintisine rast gelir ve kana kana içer. Sonrada kavuğunu çıkararak içine su doldurur ve kendinden emin adımlarla denizin kıyısına gelir ve kavuğundakini denize doğru savurarak:
- Bırak kabarmayı, dalgalanıp köpürmeyi su dediğin böyle olur.

Nasrettin Hoca Fıkraları, dersimiz.com paylaştı

Hoca yolda giderken adamın biri arkasından yaklaşıp ensesine bir okkalı bir tokat atmış. Hoca kadıya başvurmuş. Meğer kadı bu adamın yakın dostuymuş. Onları barıştırmayı denemiş, ama başaramamış.

Mecbur kalan kadı:

- Haksız yere tokat vuranın bir akçe ceza ödemesine karar verdim, demiş.
Adama dönüp kaş göz işareti yaparak, "Git bir akçe getir" diye emretmiş.

Adam gitmiş. Hoca da oturup akçenin gelmesini beklemiş. Aradan uzun bir süre geçip de adamın gelmeyeceğini anlayan Hoca, önündeki kâğıdı okumaya çalışan kadıya yavaşça yaklaşıp ensesine iki tokat şaplatmış. Kadı efendiye bir akçe uzatmış, peşinden de eklemiş:

- Benim işim var kadı efendi, şu bir akçe benden, bir akçe de getiren adamdan alırsın, hesap tamam olur.

Nasrettin Hoca Fıkraları, dersimiz.com paylaştı

Nasrettin Hoca bir gün yere düşer.

Hemen karısına haber verir.

- Hanım bilmiyor musun ben bugün bayıldım. Hemen komşulara haber ver.

Karısı haber verir.

- Yardım et komşu kocam yolda bayıldı.

Komşu

- Kim sana haber verdi der.

Nasrettin Hocanın karısı

- Bey haber verdi.

Nasrettin Hoca Fıkraları, medeni kanar paylaştı

Diğer Sayfalar: İlk Sayfa ... 15 16 17 [18]19 20 21 ... Son Sayfa

Nasrettin Hoca Fıkraları Arşivi

Fıkra / Komik Şeyler Ekleyin